Ithaf Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu film artık var olmayan bir ülkenin film sektörüne ithaf edilmiştir.
Bu şarkıyı sevdiğim tek kadına ithaf ediyorum.
Sıradaki şarkıyı çok özel bir kadına ithaf etmek istiyoruz.
Umarım, size ithaf ettiğimi de anlamışsınızdır, Bayan Marx.
Bu kitabı büyük bir adama ithaf ettiğim için çocuklardan özür dilerim.
Toma yeni kitabını sana ithaf etmek gerektiğini farketmesi konusunda yardımcı olamadım.
İlk kitabını bana ithaf etti, hatırlarsın.
Bu sadece ithaf, degil mi?
Bu kitabı büyük bir adama ithaf ettiğim için çocuklardan özür dilerim.
Kutsal yasalar sadece Tanrıya ithaf edilmiş ve kutsanmış kiliselerde geçerlidir.
Anlaşılan o ki bu programınızı dünya çocuklarına ithaf ediyorsunuz.
Bu tablo babana ithaf edildi.
Kazandığımız zaferi ona ithaf ediyoruz.
En dokunaklı şiirler kıza ithaf edilmiştir.
Kitabı ona ithaf ettim.
Siz hiçbir kitabınızı kimseye ithaf etmediniz.
Evet, fakat… Yapmadığınız halde, neden onun adına bir kitap ithaf ettiğinizi söylüyorsunuz?
Yazar, kitabını annesine ithaf etmiş.
Yıllarında Efeste yapılan tapınak Tanrıça Artemise ithaf edilmiştir.
Ama hepsi aynı kadına ithaf edilmiş.