MAHKÛM - Yunan'ya çeviri

κρατούμενος
tutuklu
mahkûm
tutsak
mahkumu
esiri
esir
φυλακισμένος
tutsak
mahkûm
tutuklu
hapiste
bir mahkumum
esir
hapsedilmiş
κατάδικος
mahkûm
suçlu
hükümlü
mahkumum
bir sabıkalı
bir
τρόφιμος
mahkûm
mahkûmun
tutuklu
καταδικάστηκε
kınıyorum
mahkum
cezalandırıyorum
κρατούμενη
tutsak
mahkum
mahkûmu
tutuklu
esir
esiri
bir
τρόφιμε
mahkum
αιχμάλωτοι
tutsak
esiri
esir
mahkum
mahkumu
tutuklu
κρατουμένου
mahkumun
mahkum
tutuklunun
geçecektir
κρατούμενοι
tutuklu
mahkûm
tutsak
mahkumu
esiri
esir
κρατουμένων
tutuklu
mahkûm
tutsak
mahkumu
esiri
esir
κατάδικοι
mahkûm
suçlu
hükümlü
mahkumum
bir sabıkalı
bir
καταδικασμένος
kınıyorum
mahkum
cezalandırıyorum
καταδικάσουν
kınıyorum
mahkum
cezalandırıyorum
φυλακισμένου
tutsak
mahkûm
tutuklu
hapiste
bir mahkumum
esir
hapsedilmiş
φυλακισμένο
tutsak
mahkûm
tutuklu
hapiste
bir mahkumum
esir
hapsedilmiş
καταδικάσεις
kınıyorum
mahkum
cezalandırıyorum
φυλακισμένων
tutsak
mahkûm
tutuklu
hapiste
bir mahkumum
esir
hapsedilmiş
κρατούμενους
tutuklu
mahkûm
tutsak
mahkumu
esiri
esir
τρόφιμοι
mahkûm
mahkûmun
tutuklu
αιχμάλωτος
tutsak
esiri
esir
mahkum
mahkumu
tutuklu

Mahkûm Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Mahkûm 97B412 öldü.
Ο κρατούμενος Ν. 97B412 πέθανε.
Kaçak veya mahkûm da olsalar onlar artık bizim sorunumuz değil.
Είτε αποστάτες, είτε αιχμάλωτοι, δεν είναι δικό μας πρόβλημα, πλέον.
Sana emir verdim, mahkûm.
Σου έδωσα διαταγή, τρόφιμε.
Onu işlemediği bir suçtan mahkûm ettik.
Καταδικάστηκε για έγκλημα που δεν έκανε.
Mahkûm tuhaf görünüyor.
Περίεργος φαινόταν ο φυλακισμένος.
Bu mahkûm, Bu tesisteki en tehlikeli tutuklulardan biridir.
Αυτή ο κρατούμενη είναι μια από τους πιο επικινδύνους τροφίμους που έχουμε στο συγκρότημα μας.
Mahkûm transfer edilirken kaçtı.
Απόδραση κρατουμένου κατά την μεταφορά του.
Mahkûm kaçtı!
Ένας κατάδικος δραπέτευσε!
Mahkûm 297, efendim.
Κρατούμενος 297, κύριε.
Yoksa mahkûm Danvers mı demeliyim?
Ή θα έπρεπε να πω, τρόφιμος Danvers;?
Sorun neyse eminim ki danışmanın yardımcı olabilir mahkûm.
Σίγουρα μπορεί να σε βοηθήσει ο σύμβουλός σου, τρόφιμε.
Savaştan sonra, insanlığa karşı suçlardan mahkûm ve idam edildi.
Μετά τον πόλεμο καταδικάστηκε για εγκλήματα πολέμου και εκτελέστηκε.
Burada misafiriz, mahkûm değiliz.
Είμαστε φιλοξενούμενοι εδώ, όχι αιχμάλωτοι.
Burada mahkûm olduğunun farkındasın, değil mi?
Αντιλαμβάνεσαι ότι είσαι φυλακισμένος, έτσι;?
Mahkûm son duasını eder.
Ο κατάδικος λέει την τελευταία του προσευχή.
Sadece'' mahkûm'' de. Onlarin hepsi senin için ayniymis gibi.
Να λες απλώς"κρατούμενη", σαν να είναι όλες το ίδιο για σένα.
Mahkûm 297 kalp krizi geçirdi.
Ο κρατούμενος 297 έπαθε καρδιακή προσβολή…
Örnek bir mahkûm olduğum için herhâlde.
Επειδή ήμουν υπόδειγμα κρατουμένου.
Orada dikilip herkese mahkûm olduğunu söyledin.
Να στέκεσαι εκεί και να λες σε όλους πως είσαι τρόφιμος.
Tavsiyen için teşekkürler mahkûm.
Ευχαριστώ για την συμβουλή, τρόφιμε.
Sonuçlar: 324, Zaman: 0.0894

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan