Nim Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Nim daha sert tırnaklıyor, daha
Nim kafesteydi. Yoğurt yok,
Lily ve Nim, domuz ağılında beraber yaşıyorlardı.
Sanırım hepimiz televizyonda veya sirkte şempanze görmüşüzdür. Fakat Nim sıradan bir şempanze değil.
Ne yazık ki, yapabileceğim bir şey yok. Nim yasal olarak bana ait değil.
Dr. Terrace, Nim adında bir şempanzeye duyma özürlülerin kullandığı işaret dilinin öğretilmeye çalışıldığı birkaç yıl boyunca devam etmiş olan bir deneyin başındaydı.
Aslında, Jerry ile olmaktansa Nim ile olmayı tercih ederim. Bu önemli bir şey olduğunu gösterir.
Yaklaşık bir yıl sonra Nim satılmıştı. Onun yanına dişi bir şempanze de almışlardı.
onun ne yapacağını biliyordum. Nim çığlık atıyordu ve beni sıkıca tutuyordu.
hastalandığını duymuştum. Nim tekrar yalnız başına kalacak diye endişelenmiştim.
Nimi gizlendiği yerden çıkarmak için köşeye sıkıştırmıştım ve o beni ısırmıştı.
Nimin sahip olduğu fiziksel ihtiyaçlardan bazıları belirlenmeliydi. Hem de hemen!
Bizim Ha Nimiz Baek Seung Joya yemek mi yaptı?
Nimin arkadaşlarından biri misin?
Amber Louyu kapmak için Nimi sattın mı? Dostum, baştan başlayalım.
Özellikle de anneme ve Nime olanlardan sonra.
Yani hiçbir şekilde Nimi tehdit etmemiş.
Şu anda beni duyabiliyorsan… Nime ulaşmışsın demektir.
Nime ulaştığımda haber yollarım.
Carolyn, Nimin annesi, orada oturmuş Nimi tutuyor