SÜRECE - Yunan'ya çeviri

όσο
kadar
hem
de
daha
süre
gelince
müddetçe
εφόσον
sürece
eğer
çünkü
madem
müddetçe
εκτός
hariç
başka
ek
ayrıca
yanında
dışında
yanı sıra
tabii
sürece
saymazsak
οσο
kadar
sürece
gelince
her
ne
mümkün olduğunca
o kadar
όσο καιρό
ενόσω
sürece
yaparken
sırada
ederken
χρόνο
zaman
vakit
süre
yıl
yılı
yıllar
πολύ
çok
fazla
gerçekten
oldukça
daha
uzun
gayet
pek
epey
bayağı

Sürece Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
FBI ile çalışmaya devam ettiğin sürece asla bilemeyeceksin.
Όσο καιρό δουλεύεις για το FBI, δεν θα σου το αποκαλύψω.
İkinizde oyuncaklarınıza sahip olduğunuz sürece mutlusunuz.
Οσο έχετε κι οι δύο τα παιχνίδια σας, είστε χαρούμενοι.
Catherine Earnshaw, hayatta olduğum sürece huzur bulma.
Κατερίνα Earnshaw, μακάρι να μην αναπαυθείς όσο καιρό είμαι ζωντανός.
Ve yayın kaynağı site bir hayalet olduğu sürece izi bulunamaz.
Οσο το σάιτ προέλευσης είναι"φάντασμα", δεν μπορεί να ανιχνευθεί.
Tanrı izin verdiği sürece burada kalmayı düşünüyorum.
σχεδιάζω να μείνω εκεί πέρα όσο καιρό μου δώσει ο Θεός.
Ateşi yanar vaziyette tuttuğumuz sürece kutsal olmasına gerek yok.
Δεν χρειάζεται να είναι ιερή όσον την κρατάμε αναμμένη.
Charlie ilgilendiği sürece, evim evim güzel evim.
Όσον αφορά τον Τσάρλι, το σπίτι μου είναι σπίτι μου.
Hepimizin mümkün olabildiğine inandığımız sürece bölümde kalmayı istiyorum.
Θα ήθελα να μείνω στο τμήμα, όσον καιρό πιστεύουμε όλοι ότι είναι εφικτό.
Bak, ondan şüphelendikleri sürece senden şüphelenmeyecekler.
Κοιτά όσον τον υποψιάζονται δεν υποψιάζονται εσένα.
Ben biliyorum ve sen bizi oyaladığın sürece büyük ihtimalle öğreneceksin.
Ξέρω εγώ. Κι όσο περισσότερο μας καθυστερείς, τόσο πιο πιθανό είναι να μάθεις κι εσύ.
Beni memnun ettiği sürece kalabilir.
Θα μείνει όσον καιρό με ευχαριστεί.
Bak, bizi burada tuttuğun sürece.
Κοίτα, όσο περισσότερο μας κρατάς εδώ.
Hissettiğin gibi yap, hissedebildiğin sürece.
Να κάνεις απλά όπως αισθάνεσαι, όσον καιρό το αισθάνεσαι.
Adını hatırladıkları sürece kötü reklam diye bir şey yoktur.
Δεν υπάρχει τέτοιο πράγμα σαν κακή δημοσιότητα για όσο χρονικό διάστημα θυμούνται το όνομα.
Diğerlerini rahatsız etmediğin sürece çalışman sakıncalı değil.
Ευχαρίστως να δουλέψεις εδώ αν δεν ενοχλείς τους άλλους.
Sessiz oldukları sürece, annem sorun çıkarmıyor.
Η μαμά δεν έχει πρόβλημα, φτάνει να είναι ήσυχα.
Ama seninle olduğum sürece ada da harika olacaktır.
Αλλά το νησί θα είναι υπέροχο, αφού θα είμαι μαζί σου.
Detaylar bilindiği sürece büyü her zaman bilimle açıklanabilmiştir.
Αφού ξέρεις τις λεπτομέρειες, η μαγεία μπορεί πάντα να εξηγηθεί από την επιστήμη.
Doğru kullanıldığı sürece doğal gaz tehlikeli değildir.
Το φυσικό αέριο, εάν χρησιμοποιηθεί σωστά, δεν είναι επικίνδυνο.
Sen kıyafetleri yıkanmadığı sürece hiç arkadaş edinemeyecek bir idealistsin.
Είσαι ένας ιδεαλιστής που δε θα έχει φίλους, μέχρι να πλύνει τα ρούχα του.
Sonuçlar: 2629, Zaman: 0.0795

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan