Seansa Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Seansa geç kalıyorum.
Seansa ilk defa geldiklerinde insanları korkutmaya çalışırım.
Hadi seansa girelim ve--.
Daha sonra da zaten seansa gelmeden çok önce düşünmüş olduğun bir betimlemeyi yapıştırıyorsun.
Bence seansa çok yaklaştık.
Seansa devam edin.
Seansa tekrar girdiğimiz hiç olmamıştı.
Terapistinin bir sonraki seansa seni de davet ettiğini söyledi.
Seansa geri dönelim hadi.
Seansa neden gelmediğinizi söyleyebilirsiniz, Doktor Bey.
Kusura bakma, seansa başlamak üzereydim.
Her çarşamba Brightona yarı fiyatlı seansa giderdi.
Ama artık Tristafé ile günlük seansa katılıyorum. O da önemi olmadığını,
daha kolaysa üç 10 dakikalık seansa bölün.
görüşme esnasında herhangi bir şiddet gözlemlersem seansa derhal son vereceğim.
Ve bir sonraki seansta, Bütün konuşmamız son seansa yetişmek için ne kadar çok sinirlendiğim olacak!
Söylemek istediğim şu andan itibaren bir sonraki seansa kadar niçin böyle davrandığını düşünebilirsin.
böylece karşılığında sen de benimle seansa katıldın.
bir yıldır seansa girmedin.
Haftada 20/25/30 seansa yayılmış, her seans 45 dakika sürecek şekilde,