Sevimsiz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sen sevimsiz bir yaratıksın.
Sevimsiz ama adil sonuç.
Sevimsiz, ama kesinlikle devam ediyoruz.
Sevimsiz kitapları okumayı severmiş.
Gayet sevimsiz bir rol.
Ama çok sevimsiz de olabilirim.
Tüm bu sevdiğin siktiğimin sevimsiz şeyleri!
Güler O zaman bizi sevimsiz buldunuz!
Onları tiksindirici ve sevimsiz buluyorum.
bende sana ne kadar sevimsiz olabileceğimi göstereyim.
Ben küçükken kerevizin en sevimsiz sebze olduğunu düşünürdüm.
Yukarıda, hala o sevimsiz adamla konuşuyor.
Lütfen beni takip edin. Şu sevimsiz taşa dikkat.
Bir türlü karar veremiyorum hangisinin daha sevimsiz olduğuna….
Yemek katındaki herkes çok sevimsiz.
Yine de hapise girme ihtimalim var ve hapishane çok sevimsiz bir yer.
Kasap hâlâ sevimsiz!
Çok sevimsiz.
Bugün hava çok sevimsiz.
Peki, sunmayınız. Kafa, insanoğlunun en asil uzvu olsa da alabalığın en sevimsiz kısmıdır.