TEMELI - Yunan'ya çeviri

βάση
temel
dayalı
merkez
zemin
veritabanı
üssü
tabanlı
bazlı
tabanı
dayanağı
θεμέλιο
temel
vakıf
ίδρυμα
temel
foundation
vakfı
kurumu
enstitüsü
kurumudur
kuruluşu
fonu
βασικά
temel
ana
başlıca
anahtar
asıl
kilit
esas
önemli
öncelikli
en
υπόβαθρο
arka plan
temel
altyapı
geçmişi
kökenden
θεμελιώδες
temel
önemli
esas
θεμελίωση
temeli
vakıf
θεμέλεια
temeli
θεμέλια
temel
vakıf
βάσεις
temel
dayalı
merkez
zemin
veritabanı
üssü
tabanlı
bazlı
tabanı
dayanağı
βάσης
temel
dayalı
merkez
zemin
veritabanı
üssü
tabanlı
bazlı
tabanı
dayanağı

Temeli Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Beyaz Sarayın temeli tuğla ve harç
Τα θεμέλια του Λευκού Οίκου δεν είναι πέτρες
Bu yeni üretim maliyeti temeli üzerinde aynı oyun yeniden başlar.
Πάνω στη βάση αυτών των νέων εξόδων παραγωγής ξαναρχίζει το ίδιο παιχνίδι.
Böyle bir yöntemin temeli sevgidir.''.
Τα θεμέλια μία τέτοιας μεθόδου, είναι η αγάπη.".
Fabrikanın temeli atılırken dökülen çimentonun içine.
Στο τσιμέντο, που έριξαν στα θεμέλια του χημικού εργοστασίου.
Merdivenin temeli çok önemlidir.
Η ίδρυση της σκάλας είναι πολύ σημαντικό.
Duygusunun temeli bu yaşta atılır.
Αναβιώνεις συναισθήματα από αυτή την ηλικία.
Temeli ve güç kaynağıdır.
Είναι πηγή ζωής και δύναμης.
Sorunumuzun temeli bu değil mi zaten?
Αυτή είναι η πηγή των προβλημάτων μας, έτσι;?
Ürünün kanıtlanmış karışımının temeli birkaç ana bileşenden oluşur:,&.
Η ίδρυση του αποδεδειγμένου μείγματος του προϊόντος αποτελείται από διάφορα κύρια συστατικά:,&.
Ürünün geliştirilmiş formülünün temeli birkaç ana bileşenden oluşur: aynı zamanda.
Η ίδρυση του τύπου του προϊόντος αποτελείται από πολλά κύρια συστατικά: επίσης.
Bazen temeli ne kadar sağlam atarsanız atın çatı çöker.
Μερικές φορές, όσο γερά και να έχεις βάλει τα θεμέλια, η οροφή πέφτει με.
Temeli bu oyunların beni duygulandırmaya başlamış olması.
Έγκειται στο ότι τα παιχνίδια αρχίζουν να με συγκινούν.
Bu atardamar kalbin temeli.
Η αρτηρία είναι στη βάση της καρδιάς.
Bu basit bitkiler sudaki tüm yaşamın temeli.
Aυτά τα απλά φυτά αποτελούν τη βάση της ζωής στο νερό.
Tamam, bakalım, tam da Cole Centerın temeli yapılırken.
Σωστά, δες, τότε ήταν που γίνονταν τα θεμέλια του Κολ Σέντερ.
basın özgür ve demokratik bir toplumun temeli.
η ενημέρωση και ο τύπος αποτελούν τη βάση μιας ελεύθερης και δημοκρατικής κοινωνίας.
Demek paranın bütün kötülüklerin temeli olduğunu düşünüyorsunuz?
Νομίζεις, λοιπόν, πως το Χρήμα είναι η ρίζα του Κακού;?
Tepesi, kalbi ve temeli.
Την κεφαλή, την καρδιά και τη βάση.
Köpük bloklardan yapılmış bir ev için kuruluş- konutun dayanıklılığının temeli.
Ίδρυμα για ένα σπίτι από μπλοκ αφρού- τη βάση της ανθεκτικότητας της στέγασης.
Demek paranın bütün kötülüklerin temeli olduğunu düşünüyorsunuz?
Πιστεύετε λοιπόν ότι τι χρήμα είναι η ρίζα όλων των κακών?
Sonuçlar: 819, Zaman: 0.0642

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan