CASSANDRA in Turkish translation

Examples of using Cassandra in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
When you haven't even told Cassandra about us yet? How can I trust you, Brock?
Cassandraya bizden… bahsetmediğini nereden bilebilirim, Brock?
To the exact moment James and Cassandra located the Witness's safe house.
Yani tam olarak James ve Cassandranın… Tanıkın güvenli evini saptadığı zamana.
They said Cassandra of Troy was insane,
Truvalı Cassandrayı deli sandılar
How can I trust you, Brock, when you haven't told Cassandra about us yet?
Cassandraya bizden… bahsetmediğini nereden bilebilirim, Brock?
I don't have to tell you how extremely talented Cassandra is.
Cassandranın ne kadar yetenekli olduğunu söylemem gerekmez.
She's just copying Cassandra.
Cassandrayı taklit ediyor sadece.
He was obsessed with Cassandra. Well.
Cassandraya takıntılıydı aslında.- Şey.
Just go get Cassandra and be back before we start!
Git Cassandrayı al ve başlamadan önce geri gel!
Yes, we're investigating the deaths of Amy and David Cassandra.
Evet. Amy ve David Cassandranın ölümlerini araştırıyoruz.
Well… he was obsessed with Cassandra.
Cassandraya takıntılıydı aslında.
I mean, Stone knows Cassandra well enough to help her with her visions.
Demek istediğim, Stone Cassandrayı yeteri kadar iyi tanıyor onu ilerisi için yönlendirme anlamında.
I don't have to tell you how extremely talented Cassandra is.
Olduğunu söylemem gerekmez. Cassandranın ne kadar yetenekli.
Savage made it very clear not to give Cassandra any special treatment.
Savage, Cassandraya hiçbir özel muamele yapılmamasını gayet açık bir şekilde tembihlemişti.
Just like everybody, he loved cassandra, the drunken grifter.
Sadece herkes gibi, o da sarhoş dolandırıcı Cassandrayı seviyordu.
Your mom left because of the smell, like Cassandra said.
Kokudan dolayı gitti. Annen, Cassandranın dediği gibi.
Cassandra, too.
Cassandraya da.
You killed the evil king, Memnon, and saved the sorceress, Cassandra.
Sen kötü kral Memnonu öldürdün ve büyücü Cassandrayı kurtardın.
After Apollo is accomplished, bring Cassandra down for a full diagnostic.
Apollonun işi bittikten sonra, Cassandrayı kontrol için aşağı getirin.
The only way you would know about this lab is if you would already found Cassandra.
Bu laboratuvarı bulmanın tek yolu Cassandrayı zaten bulmuş olman.
I only told Cassandra about it.
Ben bunu sadece Cassandraya söyledim.
Results: 1151, Time: 0.3785

Top dictionary queries

English - Turkish