Examples of using Five in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
The five colleagues.
BEŞ KAFADAR.Five stars.
BEŞ YILDIZ.Emmett!- Wow. Five!
BEŞ! Emmett!- Vay!Five!- Emmett!- Wow.
BEŞ! Emmett!- Vay.Five!- Wow.- Emmett!
BEŞ! Emmett!- Vay!Five, maybe.
BELKİ BEŞ.September 1984 Five Months After Diagnosis.
Eylül 1984 TEŞHİSTEN BEŞ AY SONRA.Maybe five.
BELKİ BEŞ.Perhaps five.
BELKİ BEŞ.From July 1930 to March 1932 workers' salaries were reduced five times.
Temmuzundan, 1932 Martına kadar işçi maaşları BEŞ KERE azaltıldı.After all, I'm peeing for five now.
Tüm bu olanlardan sonra, BEŞ kişi için işiyorum.Maybe-maybe five.
BELKİ BEŞ.Five stars you try it.
Sen dene. NARSİSİZM SEVİYESİ: BEŞ YILDIZ.I stumbled on this about five years ago.
Ben bunun üzerine tökezledi HAKKINDA BEŞ YIL ÖNCE.If you are not here by five o'clock we will kill your wife.
Beşe kadar burada olmazsan karını öldüreceğiz.Yeah, uh, each lab in Section Five has a biometric security scanner.
Evet. Bölüm Beşteki her laboratuvarda biyometrik güvenlik tarayıcısı vardır. Giriş günlüğünde ileri gidebilirim.Rides for the Ladder Five.
Merdiven Beşlisinin sığırtmaçları.I'm taking that black five.
Siyah beşliyi alıyorum.The guy from level five.
Seviye Beşteki adam.I'm going to count silently in my head to five.
İçimden sessizce beşe kadar sayacağım.
