HOW TO DIE in Turkish translation

• nasıl öleceğini
• ölüneceğini

Examples of using How to die in English and their translations into Turkish

Do you know how to die?
Nasıl ölüneceğini biliyor musun?

Like"here's some information on how to die.
Nasıl ölünür üzerine bilgiler'' gibi.

Only now I know how to die.
Artık nasıl ölmesi gerektiğini biliyorum.

I know how to die.
Nasıl ölünür bilirim.

We know how to die in kansas city. okay.
Tamam. Kansas Cityde nasıl öleceğimizi çok iyi biliriz.

How to die?
Olmek nsil birsey?

He shows us how to die.
Bize nasıl öleceğimizi gösteriyor.

I know how to die too.
Ben nasıI öleceğini biliyorum.

Now I know how to die.
Artık nasıl ölmesi gerektiğini biliyorum.

If you wish to demonstrate how to die, be my guest.
Nasıl ölüneceğini göstermek istiyorsan kendin bilirsin.

But we can choose how to die. We can't decide how we live.
Ama nasıl öleceğimizi seçebiliriz. Nasıl yaşayacağımızı seçemeyiz.

We can't decide how we live, but we can choose how to die.
Ama nasıl öleceğimizi seçebiliriz. Nasıl yaşayacağımızı seçemeyiz.

Only how to die.
Sadece ölmeyi bilirsiniz.

Only how to die.
Sadece ölmeyi biliyorsunuz.

If I don't know how to die, at least I knew how to live.
Nasıl öleceğimi bilmesem de, bari nasıl yaşayacağımı bildim.

We solved the case and told the Swedes how to die.
Davayı çözdük ve İsveçlere nasıl ölmelerini söyledik.

I met a dog the other day that taught me how to die.
Geçen bir köpekle tanıştım. Bana nasıl ölüneceğini öğretti.

You emerge from the womb with only one thing on your mind… How to die!
Ananızın karnından aklınızda tek bir fikirle çıkıyorsunuz nasıl ölürüm!

Some people don't know how to live, some people don't know how to die.
Bazı insanlar nasıl yaşayacaklarını bilmezler bazıları da nasıl öleceklerini.

he will know how to die like a man.
Adam gibi nasıl ölüneceğini bilir.