LOVELY COUNTRY in Turkish translation

['lʌvli 'kʌntri]
['lʌvli 'kʌntri]
güzel bir ülke
beautiful country
lovely country
a good land
a great country
a fair land
is a fine country
hoş bir ülke
lovely country
güzel bir ülkeniz
beautiful country
lovely country
a good land
a great country
a fair land
is a fine country
güzel bir yer
nice meal
nice dinner
good meal
nice lunch
fine meal
a lovely meal
a good dinner
a lovely dinner
a decent meal
great dinner

Examples of using Lovely country in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Lovely country smells, eh, boysie?
Harika taşra kokusu, değil mi, evlat?
All that lovely country.
Bu güzel kırsallara?
Lovely country, Scotland.
Harika ülke, şu İskoçya.
Yes. Lovely country.
Evet. Güzel yermis.
arrogant American… and you have a lovely country… and I will only ruin it, I promise.
küstah bir Amerikalıyım sizin de güzel bir ülkeniz var ve ben sadece onu mahvedeceğim, söz veriyorum.
And you have a lovely country I'm a loud, handsome, arrogant American and I will only ruin it, I promise.
Ben sesi gür çıkan, yakışıklı, küstah bir Amerikalıyım… sizin de güzel bir ülkeniz var ve ben sadece onu mahvedeceğim, söz veriyorum.
And you have a lovely country and I will only ruin it, I promise. I'm a loud, handsome, arrogant American.
Ben sesi gür çıkan, yakışıklı, küstah bir Amerikalıyım… sizin de güzel bir ülkeniz var ve ben sadece onu mahvedeceğim, söz veriyorum.
Der er et yndigt land"(Danish pronunciation: or), commonly translated into English as"There is a lovely country", is one of the national anthems of Denmark.
Der er et yndigt land( Danca söyleyişi:)('' Bir Güzel Ülke Vardır'') Danimarkanın ulusal marşıdır.
You see lovely country, you know, when you get up on top of the hill, looking down.
Güzel bir vatan, en yükseğe çıkıp, tepeden aşağı baktığınız zaman.
Yes. Lovely country.
Yes. Lovely country.
Evet. Güzel yermiş.
Greece is a lovely country.
Yunanistan güzel bir ülke.
It's a lovely country.
Çok güzel bir ülke.
It's a lovely country.
Bu hoş bir ülke.
What a lovely country.
Garbitsch, this is a lovely country.
Garbitsch, burası harika bir ülke.
What a lovely country this would be if.
Bu ülke ne güzel olurdu.
Oh, yeah, France is a lovely country.
Evet, Fransa güzel bir ülkedir.
I relocated to your lovely country two months ago.
İki ay önce güzel ülkenize yerleştim.
And you never know. I might meet some lovely country girl.
Kim bilir, belki de harika bir taşra kızıyla karşılaşırım.
Results: 118, Time: 0.0527

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish