MANIPULATOR in Turkish translation

manipülatör
oluşturucusu
i̇dareci
handle
manage
run
do
cover
administration
management
get
administrative
fine
manipülatörünü
manipülatörü

Examples of using Manipulator in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
A vortex manipulator, fresh off the wrist of a handsome Time Agent.
Bir girdap manipülatörü, yakışıklı bir Zaman Ajanının bileğinden yeni çıktı.
Smash your vortex manipulator… So even if I do this.
Yani mesela şöyle yapsam… Vorteks Manipülatörünü ezip geçsem.
A synthetic gravity manipulator? Um… Right?
Doğru. Bir sentetik yer çekimi oluşturucusu?
Vortex manipulator… cheap
Girdap Manipülatörü… ucuz
So even if I do this… smash your vortex manipulator.
Yani mesela şöyle yapsam… Vorteks Manipülatörünü ezip geçsem.
Um… A synthetic gravity manipulator? Right?
Doğru. Bir sentetik yer çekimi oluşturucusu?
She was a liar, a manipulator, a killer.
O bir yalancı, manipülatör ve katildi.
That looks like it might be a sonic micro-field manipulator.
Görünüşe göre, sonik bir mikro-alan manipülatörü olabilir.
River's Vortex Manipulator.
Riverın Girdap Manipülatörü.
Psychic energy manipulator?
Psişik enerji manipülatörü.
Manipulator of light.
Işık manipülatörü.
Media manipulator.
Medya manipülatörü.
A perspective manipulator.
Bir perspektif manipülatörü.
A trip stitch circuit breaker in the psycho-kinetic threshold manipulator!
Psiko-kinetik manipülatördeki devre kesiciye tökezletme dikişi!
Did you find the gravity manipulator you were looking for?
Aradığın yerçekimi oluşturucusunu buldun mu?
This master manipulator won't be allowed to make a mockery of the judicial system.
Bu usta manipülatörün yargımızla dalga geçmesine izin verilmeyecek.
You consider yourself a master manipulator.
Kendini manipülatörlerin efendisi sayıyorsun demek.
Daniel needed a little last-minute incentive, so I stole from the master manipulator.
Danielın bir son dakika teşviğine ihtiyacı vardı ben de usta manipülatörden çaldım.
I am a thief and a liar and a manipulator.
Ben bir hırsız, yalancı ve manipülatörüm.
She's a master manipulator.
O bir usta manipülatördür.
Results: 116, Time: 0.1005

Top dictionary queries

English - Turkish