Examples of using Pair in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Now listen up, the pair of you.
Şimdi, ikiniz de beni dinleyin.This plot shows two members of a pair.
A pair of them, strapped to my feet.
Pair of sevens?
İki yedili mi?First pair! Crixus and Galino!
İlk ikili: Crixus ve Galino!Alan, bring us in close to that lead pair.
Red suede. 450 bucks a pair.
I can take care of the pair of you.
Ben ikiniz ile de ilgilenirim.Niles just bought a pair.
Bir çiftini Niles aldı.Whereas these members of a pair go"wo-ot, wo-ot, wo-ot.
Halbuki bir çiftin üyeleri'' wo-ot, wo-ot, wo-ot'' diye giderler.Every pair of them set to cross fire.
Her bir çifti, çapraz ateş için yerleştirdi.A pair of phone calls, and you could have a beautiful child.
İki telefon açsa güzelim bir çocuğunuz olabilir.This pair is literally unstoppable!
Bu ikili kelimenin tam anlamıyla durdurulamaz!Watching scientists have named this pair Ellie and Eden.
Onları izleyen bilim adamları, bu çifte Ellie ve Eden isimlerini verdiler.I want this pair!
The pair of you sign it at the bottom.
Her ikiniz de altını imzalayın.I brought you a pair.
Bir çiftini size getirdim.Please. They will need a pair of humans too.
İki insan gerekli.- Lütfen.The pair I got cost almost 500 bucks. Expensive.
Pahalı. Bir çifti 500 dolar.I can pay for one pair from my wages.
Ben bir çiftin parasını ödeyebilirim.
