SIM in Turkish translation

• sim
• simülasyon
• simülasyonu
• SIM
• sime
• simülasyonda
• simülasyona

Examples of using Sim in English and their translations into Turkish

Sim, this is Alexandra. I will just be there.
Orada olacağım. Sim, bu Alexandra.

Sim training starts at 0600.
Simülasyon 0600da başlıyor.

Even if it is just in a sim.
Sadece simülasyonda olsa bile.

To steal technology for Jansen's competitors. Granger must have been breaking into the sim.
Granger, Jansenın teknolojisini rakiplerine çalmak için simülasyona girmiş.

Yes, of course. as soon as i get your sim card.
SIM kartını alırsam, evet.

Let's begin. Initializing Dauntless sim.
Kuşkusuz simülasyonu başlatılıyor. Başlayalım.

There were two sons of God, and Sim Sala John was the more popular one.
Tanrının iki oğlu vardı, ve Sim Sala John daha popüler olandı.

Sim training starts at 0600.
Simülasyon eğitimi sabah 6.00da başlar.

Even if it is just in a sim.
Bu sadece simülasyonda olsa bile.

Sim card. Don't have to.
SIM kartı. Gerek yok.

Candor sim complete.
Dürüst simülasyonu tamamlandı.

Sim, I need you to take a deep breath… and follow us!
Derin bir nefes alın ve bizi takip edin. Sim!

Even if it is just in the sim.
Bu sadece simülasyonda olsa bile.

What is it? There's been a breach in the sim room?
Simülasyon odasında bir güvenlik ihlali yaşanmış. Sorun ne?

Initializing Amity sim.
Dost simülasyonu başlatılıyor.

Seven days, seven sim cards.
Yedi gün, yedi SIM kart.

He's never even flown the sim.
Daha simülasyonda bile uçmadı.

Amity sim complete.
Dost simülasyonu tamamlandı.

Sim card. Don't have to.
Gerek yok. SIM kartı.

Jet qualification was hard, math is hard. Sim training was hard.
Simülasyon eğitimi zor, jet uygunluğu zor, matematik zor.