TWO BARS in Turkish translation

• iki bar
• i̇ki çizgi
• iki çubuk
• i̇ki külçe
• iki ölçü
• iki çizgi

Examples of using Two bars in English and their translations into Turkish

Three bars, two bars… No! Downloading.
Bana canını yaktırma… İndiriliyor… Üç bar, iki bar.

Two bars will be quite sufficient.
İki ölçü oldukça yeterli.

Two bars.
İki bar.

What I wanted stopped mattering the moment I saw those two bars.
İki çizgiyi gördüğüm an, benim ne istediğimin bir önemi kalmadı.

Don't you know what two bars mean?
İki çubuğun anlamını bilmiyor musun?

He's got two bars.
İki çizgisi var.

I will give you the two bars at Patong.
Sana Patongdaki iki barı veririm.

Jin together two bars.
İki çubuğu birleştir.

Two bars, table service,
İki bar, masaya servis

But two bars?
Ama iki çizgiye?

The bid is two bars. Two bars.
İki külçe. Teklif iki külçe.

Only 39 cents for two bars.
İki kalıbı sadece 39 sente.

This hotel has two bars. One of them only serves water.
Bu otelin 2 barı var ve biri sadece su servis ediyor.

There were two bars.
İki tane bar vardı.

I got two bars.
İki kalıp var.

They owned the only two bars here in Inverdoune.
Bizim şu Inverdounedaki yegane iki barın sahipleri.

I had two bars. The whole morning?
Tüm sabah mı? İki engelim vardı?

Took three trains, got two bars into"Is You Is Or Is You Ain't.
Üç trene bindim, iki bar gezdim'' Is You Is Or Is You Aint.

So the two bars around the corner from each other… the stalking, the Internet dating was just a coincidence?
Köşe başında iki bar bir oyun, Internet buluşması sadece bir tesadüf müydü?

Look, we will put two bars for your reception over there so the guests can come out and drink in the evening.
Misafirler akşam çıkıp içkilerini içebilecek. Bak, şuraya resepsiyon için iki bar koyacağız.