WINE'S in Turkish translation

• şarap
• kutsanmadığı
• wineın

Examples of using Wine's in English and their translations into Turkish

The wine's good.
Sarap güzelmis.

So is the company. Wine's on the house.
Şarap müesseseden. Misafir de öyle.

Wine's in Paris.
Şaraplar zaten Pariste.

I, um… To tell you the truth, I think the wine's distracting me. I'm sorry.
Sanırım şarap beni dağıttı. Üzgünüm ben… Gerçeği söylemek gerekirse.

And my chef instructor was like, This is bullshit. Grant was named one of Food& Wine's Best New Chefs, So when I was in culinary school.
Aşçılık okulundayken Grant Food& Wineın… En İyi Yeni Şeflerinden seçildiğinde hocam'' Saçmalık'' demişti.

So when I was in culinary school, Grant was named one of Food& Wine's Best New Chefs, and my chef instructor was like, This is bullshit.
Aşçılık okulundayken Grant Food& Wineın… En İyi Yeni Şeflerinden seçildiğinde hocam'' Saçmalık'' demişti.

The villagers of Ghostly Village are here, to assassinate the Eighth Prince, and the wine's spiked.
Hayalet Köyünün İnsanları… 8inci Prensi öldürmeye geldiler, ve şarapta ilaçlıydı.

That wine that you just recommended is way too expensive, so I'm gonna need you to come out to the table in a few minutes and just say,"Oh, sorry, that wine's no longer available.
Önerdiğiniz şarap çok pahalı. Bu yüzden birkaç dakika içinde masamıza gelip'' Üzgünüm o şarabımızdan kalmamış.'' demenizi istiyorum.

Maybe we should call this"the wine's wine.
Belki de buna'' şarapların şarabı'' demeliyiz.

Wine's open.
Şarap açık.

Wine's good.
Şarap güzelmiş.

Wine's good.
Şarap iyiymiş.

Wine's not bad.
Şarap fena değil.

Wine's not bad?
Şarap kötü değilmiş, değil mi?

Wine's fine.
Şarap yeterli.

Wine's great.
Şarap olur.

Wine's gotten warm. Nonsense.
Saçmalık. Şarap ısınıyor.

Oh, no. Wine's fine.
Hayır, şarapta yok.

Wine's nice, is it?
Şarap çok iyidir?

Red Wine's gone, now it's.
Kırmızı Şarap olanı gitmiş, artık.