Examples of using Çılgın biri in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Çılgın biri olmadığını biliyorum Kim'' Zeldrew'' yazan bir kağıdın üzerinde oturuyor.
yemeğime şarkı söylerken çılgın biri gibi görünmek istemiyorum.
Profesyonel biri gibi gözüküp dandik mallarınızı çalmak isteyen çılgın biri olduğum sanılmasın diye.
Bu çılgın biriyle konuşmak gibi.
Bill Murray, terapistinin hayatına dahil olan çılgın birisini oynuyor.
Demek çılgın biriydi?
Sen çılgın birisin.
Çok çılgın biriydi.
Sen çılgın birisin.
Harika yani çılgın birinden emir alıyorsun.
O çok çılgın birisi, Ama onu çok severim.
Çılgın birinin intikamı, öyleyse.
Megan biraz çılgın biriydi.- Görmedim.
Çılgın birinden korkarak yaşamanın bir aile için ne demek olduğunu bilirim.
Çılgın biriydi.
Çılgın biriydi, adamım.
Biliyorum, çılgın biriyim.
Sokağın ilerisindeki çılgınlardan biri.
Tommy iyi bir çocuk ama çılgın birisi.
İnanacak çılgınlıkta biriyse bize yardımcı olmayacaktır.