Examples of using Çıplak kadınlar in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Rolls Roycelar, Maseratiler çıplak kadınlar.
Dükkanınızın çıplak kadınlar sattığını biliyorum… ama yakında silah için mermi satan bir dükkan var mı?
Dükkanınızın çıplak kadınlar sattığını biliyorum… ama yakında silah için mermi satan bir dükkan var mı?
Çölün ortasında özgürce bir hafta, çıplak kadınlar, doğal hayatımıza geri dönme sansı, çıplak kadınlar, sanatçı insanlar, çıplak kadınlar.
onlar bir avuç rastgele çıplak kadınlar değil, tamam mı?
En sevdiği striptiz kulübüne götürüp bombayı orada patlamayı planlıyorum. Çıplak kadınlar acısını dindirir.
Çıplak kadınlar ve iskeletler çiziyorum, ve bazen de ellerine bir şişe içki tutuşturuyorum.
Konserlerinde, mızrağa geçirilmiş kelle ve kapüşonlarından çarmıha gerilmiş çıplak kadınlar oluyor.
Bekarım… ve çıplak kadınlara bakmaya ihtiyacım var.
Çıplak kadınlara bakmak isteseydim,… Johnun laptopunu alırdım.
Ki bu benim kimse çıplak kadınları görmekten bıkmaz teorimi kanıtlıyor.
Çıplak kadınları severim.
Veya çıplak kadınların dans ettiği bir yeri?
Şu çıplak kadınları ya da tepedeki çiçekleri çizmek için mi geldin?
Duvarda çok sayıda çıplak kadın resmi var.
Çıplak kadınları düşünmekten kendimi alamıyorum.
Çocukken çıplak kadınların resimleri olan kitaplara bakardım.
Çıplak kadınlara bakın!
Çocukken çıplak kadınların resimleri olan kitaplara bakardım.
Çıplak kadınlara bakıyorum.