Examples of using Çin yemeğini in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Çin yemeğini seversin değil mi? Hey, Ujiie?
Hey, Ujiie. Çin yemeğini seversin değil mi?
Favori Çin yemeğini sipariş ettik ve sen bir parça bile almadın. Ben mi?
Ve bence hanımefendi Çin yemeğini tercih eder.
Ben de Çin yemeğini severim.
Ben de Çin yemeğini severim.
Biz Çin yemeğini severiz.
Çin yemeğini severim.
Çin yemeğini sonra alırsın.
Alex, Çin yemeğini sevmiyor.
Gerçekten o gece yediğimiz o berbat Çin yemeğini hatırlamıyor musun?
Çin yemeğini asla sevemedim ama şimdi sana bakınca daha da az sevmeye başladım.
Sanki Ed Hardy Çin yemeğini üstüne kusmuş gibi. Bir de insanlardan giymeleri için para istiyorlar.
Patronuma bu Çin yemeğini götürmeliyim… bu yüzden… başka bir zaman. Kesinlikle.
Bu Çin yemeğini patronumu götürmeliyim… yani… başka bir zaman. Kesinlikle.
Şimdi gidip Trishe çok fazla'' kelimenin tam anlamıyla'' dediğini söyleyecek ve bu güzel Çin yemeğini de ayrılık hediyesi olarak vereceğim.
Uzakdoğululardan ve zencilerden nefret ediyorum, ama Çin yemeğini sevmeye başladım.
Tom, Çin yemeklerini sevip sevmediğimi sordu.
Çin yemeğiyle ilgili sorunlar yaşıyorum.
Çin yemeğiyle senden çok daha önce tanıştım.