Examples of using Çizgiyi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Tweeder, çizgiyi geçtiğine emin ol.
Mesela havlu çizgiyi, lif de noktayı ifade ediyor olabilir.
Çizgiyi geçmenin zamanı geldi.
Ve çizgiyi 193 kph ile geçtim!
Hayır, esas siz çizgiyi aştınız, Bayan Polodnikovski.
Artı, bu havalı çizgiyi sen de geçecek, bütün bu saçmalıklardan kurtulacaksın.
Çizgiyi aşarsak, bizi hiçbir şey koruyamaz.
Espri yapmıyorum… Çizgiyi ve biraz da Latinceyi eksik bıraktın.
Çizgiyi geçecek ve… babasını gururlandıracak.
Çizgiyi aşarsa, gerekeni ben yapacağım.
Çizgiyi kırmamda bana yardım etmek ister misin?
Biz çizgiyi uzun süre önce geçtik, Larry.
Sen çizgiyi aşamazsın, öyle değil mi?
Ve çizgiyi 193 kph ile geçtim!
Çizgiyi yetkisiz birinin geçmesine tolerans gösterilmez.
Çizgiyi bayağı aşmışsınız.
Çizgiyi geçecek gibi görünüyor!
Çizgiyi aşıyorsun, Jeffries.
Çizgiyi tamamen aştın.
Çizgiyi üç kere geçersen seni vururlar.