ÇOK ÇALIŞIRIM in English translation

i work hard
çok çalışıyorum
sıkı çalışırım
sıkı çalıştım
çok zor iş
çok uğraştım

Examples of using Çok çalışırım in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
daha çok çalışırım.
you just tell me and I will work harder.
Orada, çabucak değişir ve çok çalışırım.
Over there, I would learn fast and work hard.
Yerinde olsam, daha çok çalışırım.
If I were you, I would study harder.
Yetmez diyorsanız, daha çok çalışırım.
You say that's not enough, so I will work harder.
Bak, ben çok çalışırım.
Look, I will work hard.
Evet. Eğer işe alırsanız, çok çalışırım.
Yes. And if you take me, I will work very hard.
Orada, çabucak değişir ve çok çalışırım.
Over there, I would learn fast and I would work hard.
Orada, çabucak öğrenir ve çok çalışırım.
Over there, I would learn fast and I would work hard.
Tabii. Çok çalışırım.
Sen parayı verirsin, ben de çok çalışırım.
You will contribute the capital, and me, the hard work.
Önümüzdeki dönem daha çok çalışırım.
I will TRY HARDER NEXT SEMESTER.
Öğret bana. Eğer öğretirsen ben de öğrenmek için çok çalışırım.
I will work really hard to learn. Teach me. If you teach me.
Burada ne işi var? Çok çalışırım.
I will work hard. What is he doing here?
Ben yapabilirim, çok çalışırım.
I could, I would work hard.
Basıt adam… Ama… Çok çalışırım… Ama gerçek şu ki… Dasit adam Belki eğlence anlayışım.
Simple man-- simple man-- But-- I work hard-- But the truth is.
iyi bir yazarım ve çok çalışırım.
I'm a good writer and a hard worker.
Eğer çok çalışırsam, akşam okumama izin verecek.
If I work hard, she will let me study at night.
Çok çalışır, zor oynarım.
I work hard, and I play hard..
Çok çalışır, oğluma bakarım ben.
I work hard. I take care of my son.
Eminim ki… her gün çok çalışırsam.
I have decided that… if I work hard every day.
Results: 49, Time: 0.0292

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English