Examples of using Çok kanlı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Evet ve iş boka sararsa çok kanlı bir şekilde kaçmaya çalışacaklar.
Ölüm gazabı gibi kafasını koparıp… kol ve bacaklarını parçalamak… çok kanlı olur Cas… Cassius.
Çok kanlı bir savaşta, düzinelercesinden biri bu kumsala saldırdı, kum kırmızıyla ıslanmıştı.
Şimdiysek gelecek olan şey de farklı taraflardayız, ki bu da çok kanlı olacak.
tarz olarak çok kanlı.
Bu kadar çok kanı olduğunu düşünmüyordun, değil mi?
Hem çok kanlıydı.
Kim bir Tanrının bu kadar çok kanı olacağını düşünürdü?
Çok kanlıymış.
Bu çok kanlıydı.
Hâlâ ne çok kanı varmış, değil mi?
Çok kansız.
Çok kansızım.
Hâlâ ne çok kanı varmış, değil mi? Köpek!
Silebildiğin kadar çok kanı sil.
İnternetten videolarını izledim ve çok kanlıydı.
Veremem. Çok kansızım.
Üniformaların geri kalanı çok kanlıydı.