ÇOK KANLI in English translation

very bloody
çok kanlı
too bloody
çok kanlı
it's so bloody
so much blood
çok fazla kan
çok kan
çok kan var
çok kanlı
bir sürü kan
be a lot of blood
çok kan
çok fazla kan olmaması
çok kanlı

Examples of using Çok kanlı in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Çok kötü bitecek ve de çok kanlı.
It will end badly, and it will end with a lot of blood.
Evet ve iş boka sararsa çok kanlı bir şekilde kaçmaya çalışacaklar.
Aye. And if this shit goes sideways, they're gonna blast a very bloody way out.
Ölüm gazabı gibi kafasını koparıp… kol ve bacaklarını parçalamak… çok kanlı olur Cas… Cassius.
Too bloody, Caius Cassius,"Our course will seem"to cut the head off then hack the limbs.
Çok kanlı bir savaşta, düzinelercesinden biri bu kumsala saldırdı, kum kırmızıyla ıslanmıştı.
One of dozens that attacked this beach in a battle so bloody, the sand was soaked red.
Şimdiysek gelecek olan şey de farklı taraflardayız, ki bu da çok kanlı olacak.
Now we are on opposing sides of this thing ahead of us which will get so very bloody.
tarz olarak çok kanlı.
way too bloody.
Çok, çok hızlı ve çok kanlıydı.
It was very, very quick and very bloody.
Bu kadar çok kanı olduğunu düşünmüyordun, değil mi?
You wouldn't have thought it would have so much blood in it, would you?
Hem çok kanlıydı.
And it was bloody.
Kim bir Tanrının bu kadar çok kanı olacağını düşünürdü?
Who ever thought a god would hold so much blood?
Çok kanlıymış.
It was bloody.
Bu çok kanlıydı.
That's so much blood.
Hâlâ ne çok kanı varmış, değil mi?
Sure had a lot of blood left in him, didn't he?
Çok kansız.
He's very anemic.
Çok kansızım.
I'm too anaemic.
Hâlâ ne çok kanı varmış, değil mi? Köpek!
Sure had a lot of blood left in him, didn't he? Dog!
Silebildiğin kadar çok kanı sil.
Wipe away as much of the blood as you can.
İnternetten videolarını izledim ve çok kanlıydı.
I saw clips online, and there was blood everywhere.
Veremem. Çok kansızım.
I can't, I'm too anemic.
Üniformaların geri kalanı çok kanlıydı.
The rest of the uniforms were too bloody.
Results: 43, Time: 0.0361

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English