Examples of using Çok soru in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Uyuyorum.- Cevaplaması gereken çok soru var.
Özür dilerim. Çok soru soruyorum. .
Benim soracağım çok soru var, eğer bir itiraz yoksa.
Seni çok soru olduğunu varsayalım.
Yanıtlanması gereken çok soru var.
Dışarıdan gelen insanlar sana çok soru sorduklarında onlara cevap vermeye çalışma.
Sorulacak ne çok soru var.
Çok soru sordun ve çok şikayette bulundun.
Daha çok soru var, o yüzden Amsterdam Arenaya gitme zamanı.
Cevaplanamayacak çok soru doğurur.
Onlar ona çok soru sorarlar.
Çok soru soruyorsun sen.
Hayatımda öyle çok soru var ki, bazı cevaplar istiyorum.
Çok soru sormaya başlarlarsa onlara ne diyeceksin?
Ölümüyle ilgili çok soru işareti var.
Sizce… Çok soru var, biliyorum ama sadece.
Sana sormak istediğim öyle çok soru var ki. Evet.
Cevapsız çok soru var.
Sormak istediğim çok soru var. Herkes öğrenmek için can atıyor.
Çok soru soruyorsun.- Nakil mi?