Examples of using Ölen kızın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Biriyle olmamasının nedeni ölen kızın ruhu olabilir mi?
Ölen kızın tırnağına takılmış saç teli.
Haberlerde gösterdikleri ölen kızın fotoğrafları.
Ölen kızın evinin önünde birini gördüğünü söyledi.
Ölen kızın ebeveynleri.
Henüz değil. Ölen kızın kim olduğunu bile bildiğini sanmıyorum.
Henüz değil. Ölen kızın kim olduğunu bile bildiğini sanmıyorum.
Ölen kızın telefonunda.
O ölen kızın aynısı.
Stern ve ölen kızın ilişkisiyle ilgili ne bildiğine bir bak.
Stern ve ölen kızın ilişkisiyle ilgili ne bildiğine bir bak.
Evet. Bana o ölen kızın yanında olduğum geceyi soracaklarını biliyordum.
Ölen kızın kokusu.
Ölen kızın ailesi yarın buraya gelecek.
Ölen kızın çok yakınında.
Ölen kızın cinayet yerinin dışında mı?
Ölen kızın son isteği.
Ölen kızın sandaletindeki mantar,'' Agaricus deserticola.
Ayrıca bunu bulduk… Ölen kızın elindeydi.
Bu Jack Mercer. Ölen kızın erkek arkadaşı.