Examples of using Üzgünüm bayım in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Üzgünüm bayım, beklemek zorundasınız.
Üzgünüm bayım, Sizi tutuklama yetkimiz var.
Üzgünüm bayım ama randevunuz yoktu.
Üzgünüm Bayım, ancak bu bölge sadece banka müşterileri için.
Gerçekten üzgünüm bayım.
Üzgünüm bayım. Sizin randevunuz var.
Üzgünüm bayım. Benim hatam.
Ah, üzgünüm bayım.
Evet… Evet. Üzgünüm bayım.
Üzgünüm bayım, bu kart reddedildi.
Üzgünüm bayım, randevunuz var mıydı?
Üzgünüm bayım ama ben oldukça iyiyimdir.
Üzgünüm bayım.
Üzgünüm bayım bu ilk defa başıma geliyor.
Üzgünüm bayım, ama bu çim biçme makinesi çok eski.
Üzgünüm bayım ama herkesin içeride kalması gerekiyor.
Üzgünüm bayım ama cep telefonu kullanımına karşı bir kuralımız var.
Üzgünüm bayım, fakat, herkese likör servisi için iznimiz.
Üzgünüm bayım ancak bu banka başka bir eyalette.
Üzgünüm bayım, New York uçağı tamamıyla dolu.