Examples of using Şoförümüz in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
O şoförümüz.
Şunu kes.- O şoförümüz.
Endişe etme. Şoförümüz var.
Hayır, şoförümüz var.
Scotty gelmedi, şoförümüz bir kadınmış.
Burada taksi şoförümüz var, Bay Colm… orada da elinde bir bavulda… 75 kilo toz taşıyan… bir de Bay Trahn.
Ama bu inanılmaz yaratıklara daha da yaklaşmak için şoförümüz… Danny Gutierrezi deniz aslanı kıyafeti ile aralarına soktuk.
Ölü, tır şoförümüz Delvin Powellın sabıkası. Angolada beş yıl uyuşturucu ve silah suçlamalarından yatmış.
Şoförümüz ülkenin en bâkir piyasasını temsil ediyor,
Şoförümüz ülkenin en bâkir piyasasını temsil ediyor, nette gezinmeyi, cep telefonu almayı, orta sınıf olmayı bekliyor.
bir otobüs şoförümüz, bir banka memurumuz ve bir kadın polisimiz var.
Bebekliğinden beri karting yapıyordu. Evet sen… Bazı kızlar karting yapıyor, şoförümüz Abbie.
Bebekliğinden beri karting yapıyordu. Evet sen… Bazı kızlar karting yapıyor, şoförümüz Abbie.
Yaşlı şoförümüz Mike öleceğini fark edince bana bir mektup mektup yazdı
Yaşlı şoförümüz Mike öleceğini fark edince… bana bir mektup mektup yazdı ve bu dünyada… Harrietin oğlu yaşadığı sürece onu bulmayı… kendine iş edinmiş tek bir kişinin olduğunu söyledi.
İşte şoförümüz.
Billy, şoförümüz.
Şoförümüz nerede bakayım.
Oropsu bizim şoförümüz.
Bu şoförümüz Alf.