Examples of using Aşık bir kadın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Filmi gören kaç kişi orada aşık bir kadın olduğunu, tamamen masum olduğunu, hayattan zevk aldığını
So how many people who saw the film did not get that here was a woman in love, that she was completely innocentArtık âşık bir kadın var.
Now, there's a woman in love.Âşık bir kadın kendini öldürebilir mi, sence?
Do you think a woman in love could kill herself?Âşık bir kadın acizdir.
A woman in love is helpless.Âşık bir kadın acizdir.
A woman in love is pathetic.Sen aşık bir kadınsın.
You're a woman in love.Âşık bir kadın.
Of a woman in love.Aşık bir kadınsın ve bayılıyorum** İçinden geçenlere.
You're a woman in love and I Ben aşık bir kadınım.
I'm a woman who's fallen in love.Sen bir adama aşık bir kadınsın.
You're a woman in love with Âşık bir kadın gibi konuşman gerekirken kanal tedavisi görmek üzere olan bir kadın gibi sesin çıkıyor.
You're supposed to sound like a woman in love. You sound like a Ve çok mantıklı gelirdi. Annemin de âşık bir kadın gibi ışık saçtığını görürdüm.
And that just made sense. like a woman in love, And, I mean, I could see he lit my mom up.Sırılsıklam aşık bir kadın.
Erkeğine tutkuyla aşık bir kadın.
Passionate woman in love with this man.Aşık bir kadın değil miyim?
I'm a woman in love, aren't I?Aşık bir kadın ise elmas ister.
A woman in love wants diamonds.Kocasına bu kadar aşık bir kadın görmemiştim.
Onu daha önce hiç görmediğim şekilde gördüm sana aşık bir kadın olarak.
I saw her as I have never seen her before, as a woman in love… with you.Kayalık bir yoldan… 100 km hızla gidecek bir adama aşık bir kadın görüyorum.
I see a woman who is in love with the man who will throw himself off Sonra ayrılık Aşık bir kadın tekrar Gilbert görmek için ona geleni yapacağını!
And after their breakup… a woman truly in love would call or do anything to see Gilbert again!
