Examples of using Akşam onu in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu akşam onu da getirin.
Bu akşam onu görebileceğinizden şüpheliyim.
Siz dediniz bu akşam onu kimse görmesin diye.
Lilyyi merak etme bu akşam onu ben doyururum.
Birileri, Jack Sinclairin film çekeceği akşam onu nasıl öldüreceğini iyi planlamış.
Harika. Bu akşam onu ararım.
Ve sonrada aynı akşam onu öldüreceğim ha? Hayır. Güpegündüz herkesin ortasında bürosunu basacak.
Turta yapmakla Earlün o akşam onu yemesi arasındaki sürede bir yerde hayatımın en sıcak sohbeti başladı.
Turta yapmakla Earlün o akşam onu yemesi… arasındaki sürede bir yerde… hayatımın en sıcak sohbeti başladı. Sevgili Bebek.
Turta yapmakla Earlün o akşam onu yemesi… arasındaki sürede bir yerde… hayatımın en sıcak sohbeti başladı. Sevgili Bebek.
söz konusu akşam onu takip ediyorduysa.
Rab, Amy için olan planını bilmiyoruz. ama senden istediğimiz bu akşam onu kurtar Rab.
Aşırı nevrotik kız arkadaş, evet, ama yine de… her neyse, bu akşam onu aradım, ve o- ismini duyunca birden garipleşti.
halkla işaretleşme dışında konuşmayacaksın! Rabbini çok zikret, sabah akşam onu tesbih ve tenzih et!” buyurdu.{ KM, Luka 1,20.
sabah akşam onu tesbih ve tenzih et!” buyurdu.{ KM, Luka 1,20.
Rabbini çok zikret, sabah akşam onu tesbih ve tenzih et!” buyurdu.{ KM, Luka 1,20.
Bu akşam onu ara.
Dün akşam onu duydum.