Examples of using Ama büyükannem in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ama büyükannem de gidiyor.
Ama büyükannem buraya mavi meleklerin cennetten düşmesi hakkında bir hikayeye inanan özel insanların arasından gelmiş.
Ama büyükannem bana yardım edecek
Dışarı çıkıp bakmak istedim ama büyükannem… dışarıda korkunç bir fırtına olduğu için izin vermedi.
Teknik olarak bir cadı değilim. Ama büyükannem bir cadıydı. Bu yüzden ondan birazının bana miras kaldığını düşünüyorum.
Bir keresinde saçımı kestirmek istedim ama büyükannem, yüzümün şeklinin buna uygun olmadığını söyledi.
Aynısını söylemek zor ama büyükannem papazlık okulunu bıraktığımı kabullenemedi.
Aynısını söylemek zor ama büyükannem papazlık okulunu bıraktığımı kabullenemedi.
Onu durdurmaya çalıştım ama büyükannem gerçek bir Katoliktir ve… bu delilikten sonra şeytan çıkarması için pederi çağırdı. Anlayabiliyorum.
Onu durdurmaya çalıştım ama büyükannem gerçek bir Katoliktir ve… bu delilikten sonra şeytan çıkarması için pederi çağırdı. Anlayabiliyorum.
Onu durdurmaya çalıştım ama büyükannem gerçek bir Katoliktir ve… bu delilikten sonra şeytan çıkarması için pederi çağırdı. Anlayabiliyorum.
Onu durdurmaya çalıştım ama büyükannem gerçek bir Katoliktir ve… bu delilikten sonra şeytan çıkarması için pederi çağırdı. Anlayabiliyorum.
Onu durdurmaya çalıştım ama büyükannem gerçek bir Katoliktir ve… bu delilikten sonra şeytan çıkarması için pederi çağırdı. Anlayabiliyorum.
Teşekkürler, adamım. Tıpkı büyükannemin her zaman opera oynaması gibi… Nefret ediyorum ama büyükannem seviyor.
Biraz tuhaf gelecek biliyorum ama, büyükannem her zaman en yakın arkadaşımdı.
Ama büyükanne, sen ona hiçbir şey demedin.
Biraz zaman aldı ama büyükannenin tanığı doğrulandı.
Ama büyükanne kötü kokuyor.
Eğlenceli olur tatlım ama büyükannen çok meşgul.
Ama büyükanne vazgeçmek nedir bilmez.