AMA DANNY in English translation

but danny
ama danny
ama dannynin
fakat danny

Examples of using Ama danny in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ama Danny hâlâ yaşıyor
But, Danny, he's still alive.
Ama Danny, Fist senin her şeyin.
But, Danny, that's your everything.
Ama Danny ya da Marynin bilmediği şey, Edin de orada olduğudur.
But what neither Danny or Mary knows is that Ed is also here.
Ama Danny sana bilgi verecek, tamam mı?
But Danny's gonna fill you in, all right?
Ama Danny etrafta.
Well, Danny is around.
Nasıl göründüğüne bak ama Danny.
Look at what it looks like, though, Danny.
Sana bunu nasıl söylesem bilemiyorum, ama Danny 7 yaşında.
I don't know exactly how to break this to you, but Danny's 7 years old.
Bu tehlikeli bir şey ama Danny.
It's dangerous though, Danny.
Sağ ol. Tek duymak istediğim buydu, ama Danny ne dedi…'' Her şeyi son dakikaya bırakırsan olacağı bu.
Thank you.- Eew. When you put everything off till the last minute… That's all I wanted to hear, but Danny said.
Ama Danny, Amerikan Rüyası tamamen yaşam,
But Danny, the whole American endeavor is about life,
Yapmak istemediğimden değil, ama Danny, arkadaşlığımızı mahvetmekten korktuğundan,
Not that I didn't wanna do it, but Danny was afraid… it would ruin our friendship,
Söylesene, tatlım, bu biraz tuhaf olacak ama Danny hangimizi daha seksi bulduğunu bilmek istiyor.
Hey, mama, this might be a little strange, but Danny wants to know if you think I'm sexy.
Billy ve George çok becerikli ustalardır. Çok talep görüyorlar. Ama Danny, onun özel bir yeteneği var.
Billy and George here, they're highly skilled craftsmen very much in demand, but Danny, gosh, he's got a gift.
Ama Danny, o otel odasının altını üstüne getirdik ve öyle bir iğne bulamadık.
But, danny, we turned that hotel suite upside down-- we didn't see anything like that.
Alınma ama Danny, çocuğunu doğum odasından başka yerde eline alma şansın olmayacak.
No offense, Danny, but even you don't have a chance of getting anywhere near that baby until you're holding it in the delivery room.
Alınma ama Danny, bunu anlayan tek bir kişi vardı,
No offence, Danny, but there was only one man who understood
Ama Danny ve sana olanlardan sonra değer verdiğim insanlara yalan söylemenin bir sevgi göstergesi olduğu gerçeğini kabul ettim.
But after Danny and what happened to you, I have accepted that it's a gesture of love to deceive the people I care about.
Ama Danny artık bir tuğla bile değilse… nasıl bir sokağa dönüşecek?
How will Danny ever become a street? But if Danny isn't even a brick?
Ama Danny artık bir tuğla bile değilse… nasıl bir sokağa dönüşecek?
But if Danny isn't even a brick… how will Danny ever become a street?
Yapmak istemediğimden değil, ama Danny, arkadaşlığımızı… mahvetmekten korktuğundan, ki sadece erkek muhabbeti…'' Onunla yapmaktansa, başkasıyla yaparım.
It would ruin our friendship, which is basically just guy talk… Not that I didn't wanna do it, but Danny was afraid… for"I would rather be doing someone else.
Results: 62, Time: 0.0253

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English