Examples of using Artık onu in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
En azından, artık onu takip etmeyecekler.
Reddington hapiste. FBI artık onu aramıyor.
Artık onu çok iyi tanıyormuşum gibi hissediyorum.
Reddington hapiste. FBI artık onu aramıyor.
Artık onu çok iyi tanıyormuşum gibi hissediyorum.
Bilmiyorum. Tylera desteğe geldi ama… Artık onu tanıyamıyorum.
Artık onu seviyorum.
Artık onu seviyoruz.
Emperyalist silahlarınız ve yalanlarınız artık onu kurtaramaz.
Biliyorum. Berbat bir şey ama artık onu seviyorum.
Biliyorum. Berbat bir şey ama artık onu seviyorum.
Motosikletli arkadaşımız onu izlemek için artık onu hissedemeyecek.
Neşelen hayatım. Artık onu öldürebiliriz.
En azından artık onu gömebiliriz.
En azından artık onu korumama gerek yok.
Elbette, artık onu nerede bulabileceğimi biliyorum.
Artık onu göze alabileceğimizi sanmıyorum.
Artık onu bir mucizeden başka hiçbir şey kurtaramaz.
Demek oluyor ki artık onu bende göremem.
Bence Tom artık onu yapabilir.