Examples of using Bölge savcılığı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bölge Savcılığı, şimdi kullanabileceğimiz bu belgelerin hiç birini mahkemeye sunmadı.
Sen söyle. Bölge Savcılığı.
Kim?- Bölge savcılığı.
Barra soramıyorsun, Bölge Savcılığı da kanıtları görmene izin vermiyor.
Sen söyle. Bölge Savcılığı.
Kim?- Bölge savcılığı.
Bir mahkeme celbi çıkarmış. Bir de bakmışsınız, bölge savcılığı size.
Bölge Savcılığı Bürosunu.
Bölge Savcılığı öyle diyor.
Bölge Savcılığı bürosundan geliyorum.
Tutuklanmak, Bölge Savcılığı, avukatının evine girmek bilgisayarına girmek.
Bunun sebebi, Bölge Savcılığı ofisinin… kanıt yetersizliği sebebiyle… soruşturmayı sonlandırması.
Gabe Lowan Bölge Savcılığı ofisinden.
Bölge savcılığı, davayı düşürüp müvekkilinizi cezalandırmaya karar verdi.
Elbette Şerif Departmanı ve Bölge Savcılığı bu fırsatı kaçırmadı.
Bölge savcılığı bürosundaki arkadaşlarım.
Bölge savcılığı konusunu iyice düşündüm ve bir karar verdim.
Seul Bölge Savcılığı Ofisi 10 Mayıs, 8:54.
Bölge savcılığı ofisinde çalışıyordum.
Görünüşe bakılırsa o ve bölge savcılığı artık can ciğer değiller.