Examples of using Bağlıyorsun in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bana bir bakış atıp dedi ki,'' Aa, onları yanlış bağlıyorsun.
Bunu normal ve sağlıklı bir beyne sahip olmasına mı bağlıyorsun?
Kemerini böyle mi bağlıyorsun?
En kötüsü de…''''… başını bağlıyorsun.
Hayatım boyunca yaptığın gibi elimi kolumu bağlıyorsun.
Öyleyse Redi cinayete nasıl bağlıyorsun?
Bunu öz saygının az olmasına mı bağlıyorsun?
O güvercinlere ne bağlıyorsun?
Şimdi de duygusala mı bağlıyorsun?
saatlerdir ayakkabını bağlıyorsun.
Dene.- Tamam ama ayağımı bağlıyorsun.
Dene.- Tamam ama ayağımı bağlıyorsun.
Benim asla yapmadığım şekilde iki şeyi bağlıyorsun.
Ama kötü bağlıyorsun.
Oğlum sen beni niye bagaja bağlıyorsun?
Karnavaldasın ve kendini bağlıyorsun… ve sonra başkası ne kadar hızlı
Beni özgürleştirdiğini sanıyorsun… ama aslında'' özgürlük'' ve platonik aşk'' gibi kelimeleri… bahane edip beni bağlıyorsun.
Beni özgürleştirdiğini sanıyorsun… ama aslında'' özgürlük'' ve platonik aşk'' gibi kelimeleri… bahane edip beni bağlıyorsun.
İçeri zorla giriyor, beni silahla dövüyor, sonra da sandalyeye bağlıyorsun. Ben de, ona tecavüz ederken, seni izlemek zorunda kalıyorum.
Yerden 29 cm uzunluğunda bir ip bağlıyorsun… ilk yakan kazanıyor…- 29 cm?