BAŞKA NASIL in English translation

how else
başka nasıl
başka nasıi
baska nasil
daha ne kadar
nasıl ilaç verebilirdim yoksa baygınken sana başka
başka türlü saray baş muhafızı ile nasıl
what other
başka ne
başka hangi
ne diğer
başka nasıl
diğer insanların sizin hakkınızda ne
dışında ne
daha ne
diğer canavarın mutasyon geçiren kokuşmuş leşinden ortaya ne
ne öbür
what more
daha ne
başka ne
başka nasıl
what else can
başka ne
daha başka ne
başka nasıl
başka hangi
HOW ELSE

Examples of using Başka nasıl in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Yoksa başka nasıl bilecek?
Or else how will she know?
Ben, oğlumu başka nasıl çağıracaktım?
What else would I call my son?
Başka nasıl olabilir sence?
What else do you think it would be?
Başka nasıl yukarı çıkacaktın?
How are you going to go up if not?
Başka nasıl, birilerinin başı dertte olduğunda haberiniz olsun?
How else could you know when someone's about to be in trouble?
Başka nasıl olmasını bekliyorsun?
How do you expect?
Başka nasıl top olabilir?
What else about the ball?
Başka nasıl bir sonuç bekliyordun?
What results did you expect?
Bugünlerde bir adam başka nasıl hayatta kalıp ihtiyarlar?
How else can a man live to be old nowadays?
Başka nasıl sana bakabilirdim?
How would I take care of you?
Başka nasıl kömür yakılan santralleri değiştirebiliriz?
So how else could we replace the coal-fired power plants?
Başka nasıl senin gibi bir başka kızı, gözlerimin önüne koyayım?
Hovv else would I have set my eyes on a girl like you?
Onu başka nasıl adlandırırsın?
What else do you call it?
Başka nasıl bir kanser olabilir ki?
What else sort of cancer there is?
Başka nasıl öğrenebilirim?
How else am I to learn?
Başka nasıl olabilirim ki?
What else am I gonna be?
Yani, başka nasıl diğerlerininkini kabullenebilirsin?
I mean, how else can you embrace anyone else's?
Başka nasıl gidiyor?
What else is going on?
Kim bilir başka nasıl kanıtlar yerleştirmiştir?
Who knows what other kind of evidence she's planted?
Başka nasıl uçaktan inebilecektim?
How else do you runaway from a runway?
Results: 786, Time: 0.0464

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English