Examples of using Bak mike in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bak, Mike, biliyorum… bazen sınırları aşabilirim.
Bak. Mike, çok çabuk olacak, tamam mı?
Ama bana bunların biteceğini söyle. Bak, Mike, Jesse ve ben arkandayız.
Burada ideal olmayan bir pozisyonda olduğumuzu biliyorum. Bak, Mike.
An2} Bir dayanağım yok.{ \an2} Bak, Mike.
Sadece birkaç gün tamam mı? Bak, Mike.
Baksana Mike, kendini suçlayamazsın.
Baksana Mike, kim olduğunu sanıyorsun sen?
Baksana Mike, kendini suçlayamazsın.
Alberta bak. Mike.
Bak, Mike… sana bir şey söylemem gerek.
Bak, Mike, bunlar hayat için önemli şeylerdir.
Vazgeçmemek arasındaki fark… Bak, Mike, vazgeçmek ya da.
Bak, Mike, bunlar hayat için önemli şeylerdir.
Baksana, Mike. Bu çevrede biraz araştırmalar yaptım.
Baksana Mike. Mikey.
Baksana Mike. Mikey.
Konuşmak istediğim bir konu daha var. Baksana Mike.
İlk Lorato mu gelecek? Baksana, Mike.