Examples of using Bana dönüp in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bir keresinde… Zuo karaoke yaparken… elinde mikrofonla bana dönüp.
Küçük arkadaşım sessizce ve solgun halde bana dönüp….
Bana dönüp dedi ki.
Birden bana dönüp… KONUŞAN.
Bana dönüp dedi ki.
Pencereden dışarı bakıyordu ve… birden bana dönüp dedi ki;
Durup dururken Orson birden bana dönüp dedi ki, Bana bir şey olursa filmi bitireceğine söz vermeni istiyorum.
Nikah töreni sırasında Anabel bana dönüp,'' Teşekkür ederim.'' diye fısıldamıştı.
duygusuz ikinci kaptanın bana dönüp şöyle dedi.
Mesela, eşim bana dönüp sorabilir ki,'' Beni neden seviyorsun?
Bugün havalananında Hank bana dönüp… hayatının en güzel yazını geçirdiğini söyledi.
Harry ona karşı muhteşem, büyük bir tutku besliyordu. Bana dönüp şöyle dediğini anımsıyorum;
Ve 10 saat sonra bir köye uğradıktan sonra bana dönüp…,…'' Evlat, bugün bir erkek olacaksın.'' dedi.
Bana dönüp diyor ki'' sen şu başkan adayı değil misin?
Ve güneş doğarken sis de kalkıyordu ve bana dönüp dedi ki'' Bir ara buraya babamı da getirelim.
O da bana dönüp dedi ki'' ne istiyorsam, bana ne lazımsa onu yapıyorum.
Ve bana dönüp hiç de safiyane olmayan şekilde'' senin çocukluğun nasıl geçti?
Yoksa bana dönüp, kardeşim hadi kaçalım mı diyeceksin?
Sonra bana dönüp neler olduğunu anlamak için takımın geri kalanını toplamamı emretti.
Bir keresinde… Zuo karaoke yaparken… elinde mikrofonla bana dönüp… Nereye kaçarsan kaç… seni hep bulacağım.