BEDEN in English translation

• body
• size
• gym
• physical
• flesh
• PE
• sleeve
• P.E
• beden
• bodies
• sizes

Examples of using Beden in Turkish and their translations into English

Mesele beden değil.
Sleeve's not the problem.

Kaslı beden öğretmeni karakterini seçtik.
We already cast the muscular P.E. teacher.

Beden hocası bizi gördü.
The PE teacher saw us.

Derin uykuda iki beden bulduk. Tekrar söyle?
We found- Say again? two bodies in deep cryostasis?

Doğru beden. Hayır.
Right sizes. No.

Kim beden öğretmenini hatırlar ki?
Who remembers a PE teacher?

Tanrı aşkına, altı üstü beden dersiydi, seni salak.
For Christ's sakes, it was just a P.E. class, you fruitcake.

Bellek de yok olur. Sadece beden değil.
The stack dies too. Not just the sleeve.

Doğru beden. Hayır.
No. Right sizes.

Beden öğretmeni değilim ben, matematik öğretmeniyim!
I am not a PE teacher. I am a maths teacher!

Ben Hwang Gap Tae beden öğretmeniyim.
I am Hwang Gap Tae the P.E. teacher.

Paranın alabileceği en iyi beden.
Best sleeve money can buy.

Onlarda her gün beden değiştiriyor mu? Ailen kim?
Who are your parents? Do they switch bodies every day?

Büyük beden. Büyük daha iyi, değil mi?
They do big sizes. Bigger is better, right?

Shanein fen ve beden öğretmeniyim.
I am Shane's science and PE teacher.

Feromonlar. Beden hafızası.
Just… sleeve memory… pheromones.

Joe, Consuela ile beden değiştirmiş. Tanrım.
Oh, God, Joe's swapped bodies with Consuela. No, no.

Büyük beden. Büyük daha iyi, değil mi?
Bigger is better, right? They do big sizes.

Anlayamıyorum. Bu arada beden öğretmeni nerede?
I don't understand. By the way, where is the PE teacher?

Joe, Consuela ile beden değiştirmiş. Tanrım.
No. Oh, God, Joe's swapped bodies with Consuela.