Examples of using Bileziğim in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bileziğim. Onu bana Annie vermişti
Sadece bileziğim.
John, bileziğim kayboldu.
Dur bir dakika. Bileziğim.
lütfen dikkat.- Bileziğim.
Tören mi?- Bileziğim.
Johnun hediyesiydi. Bileziğim.
Bilezikler sayesinde 10 yıl beleş sakso çektirirsin!
Bileziğinin parladığını gördüm
Ve bilezikler?
Gelmesini beklediğin İmparatoriçe Alexandra bileziğinin stoğu mu tükenmiş?
Dediğine göre büyüyü ancak bileziğimi geri aldığımda mı bozabilirim,?
Bilezikten kurtul.
Sanırım bu kumaş Audreyin bileziğinin altına takılanla aynı kumaş.
Bilezikler anne.
Dolabın üst çekmecesinde bileziğimi bıraktım ve şimdi kayboldu.
Bileziğe bak, Danielleınkiyle aynı.
Çoğu kadın sana pırlanta bileziğe mal olur ama Kono öyle değil.
Grace bileziğini geri istediğini söylememi istedi.- Evet.