Examples of using Bilmek isteyecekler in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
ABDnin Kosova bürosu başkanı Marcie Ries,'' Potansiyel yatırımcılar bu sürecin profesyonel ve şeffaf bir biçimde yürütülüp yürütülmediğini bilmek isteyecekler.
Okurlarimiz sizin Jerrynin savas suçlarina karisip karismadigini… bilmek isteyecekler. Lütfen sorulari futbolla alakali.
Ve sadece biz değil, yakında birçok insan senin nasıl hissettiğini ilk elden bilmek isteyecekler.
Günün birinde çocuklar benim gerçekte nasıl biri olduğumu bilmek isteyecekler.
Tam olarak nasıl hayatta kaldığını ve hastanenin neler yaptığını bilmek isteyecekler.
Bunun yanısıra, hükümetten Rezza olacak, hangi yöne gittiğimizi bilmek isteyecekler.
Tam olarak nasıl hayatta kaldığını… ve hastanenin neler yaptığını… bilmek isteyecekler.
Tam olarak nasıl hayatta kaldığını… ve hastanenin neler yaptığını… bilmek isteyecekler.
Biraraya nasıl geldiğinizi bilmek isteyecekler, Nerede, ne zaman,
İmzalarını kopyaladım. Ve şimdi bitti. Ne zaman geri dönüp ders vermeyi planladığını bilmek isteyecekler.
Kaptan, neden burada olduğumuzu bilmek isteyecekler… ve bize işkence edip sorgulayacaklar… ve bizi öldürecekler.
Ohioda olanları bilmek isteyecekler ve diğer herşeyi.
Bunu bilmek isteyecekler.
Neler olduğunu bilmek isteyecekler.
Bunu bilmek isteyecekler.
Ama nedenini bilmek isteyecekler.
Rengini bilmek isteyecekler. Birbirinizin diş fırçasının.
Senin nasıl başlattığını bilmek isteyecekler.
İfaden hakkında daha fazla şey bilmek isteyecekler.
Bunu kimin yaptığını bilmek isteyecekler.