Examples of using Bir çinli in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bir Çinli, erkeklerin, Cennet ve cehennem arasında köprü olduğunu hesaplamıştır.
Kesinlikle bir Çinli, bir kaç gün önce burada konaklamış.
Bir Çinli yada Afrikalıyla yatakta olmak gibi.
O bir Çinli.
Bruce Lee adında bir Çinli dövüş sanatçısı duydun mu? Devam et.
O bir Çinli istediğini söyledi.
O bir Çinli. Bu yüzden fişek patlatmayı sever.
Nerede bir Çinli varsa, orada Teresanın şarkılarını duyarsınız derlerdi.
Bir çinli getirin, kaptan. Ben anlamadım.
Ben anlamadım. Bir çinli getirin, kaptan.
Bir çinli getirin, kaptan. Ben anlamadım.
Ben anlamadım. Bir çinli getirin, kaptan.
O bir Çinli, ben Çinliyim, endişelenme.
Bir Çinli doğum gününde neden yabancı bir pasta yesin ki?
Bir Çinli. Oradakiler seni halkın!
Kendini bir Çinli sayıyor musun?
Bir Çinli vardı.
Zamanın da bir Çinli vardı.
Bir Çinli nasıl Fransızca konuşur?
Bir Çinli kardeşini bulmamız için yardım istiyor.