Examples of using Bir sirke in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Daha sonra bir sirke şişesinin üzerine sararsın.
Bir sirke girerdim, efendim.
Neden? Karl-Marx-Stadyumunda bir sirke gitmem gerekiyor.
Bir sirke gitmem gerekiyor.- Neden? Karl-Marx-Stadyumunda.
Karl-Marx-Stadyumunda bir sirke gitmem gerekiyor.- Neden?
Kardeşimi Marylebonedaki bir sirke götürdü. Evet.
Kardeşimi Marylebonedaki bir sirke götürdü. Evet.
Kardeşimi Marylebonedaki bir sirke götürdü. Evet.
Belki bir sirke katılırız.
Burası bir sirke dönüşecek.
Ben bir çocukken Tom beni bir sirke götürdü.
Evet, ben de yolumun üstündeki bir sirke cambaz olmak için geldim.
Bay Gailey bu mahkemeyi bir sirke çeviriyor.
On yaşındayken evden kaçıp bir sirke girdi.
Okuldan ayrılmayı, sakal bırakmayı ve bir sirke katılmayı düşünüyorum.
Ve sonra… Belki çekip gitmiş ve bir sirke katılmıştır.
Şu ABC Çocuk Programının bunu bir sirke dönüştürmesini istemiyorum.
Karl-Marx-Stadyumunda- Neden? bir sirke gitmem gerekiyor.
Özel bir gösteri için bir sirke gidiyorduk.
Ondan sonra babam beni bir daha sirke götürmedi.