BIR TARAMA in English translation

scan
taraması
tomografisi
bir tarama
tarama yap
sweep
süpürmek
taraması
temizlik
temizle
yerden
bir tarama
screening
film
sinema
gösterim
taraması
görüntüleme
izleme
bir tarama
scanning
taraması
tomografisi
bir tarama
tarama yap

Examples of using Bir tarama in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Aşağıya doğru bir tarama yapıyorum.
I'm doing a sweep down below.
Başka bir tarama lazım.
Got to order another scan.
Sadece bir tarama daha.
Just one more sweep.
Böyle bir tarama yapmak ne kadar sürer?
And how long would such a scan take?
Ulaştığımızda uzun menzilli bir tarama başlatmanı.
I want you to start a long-range scan.
Pekala arkadaşlar, bir tarama yapalım.
All right guys, let's do a sweep.
İki hafta içinde başka bir tarama daha yapacağız.
We will do another scan in two weeks.
Hirogen, Voyagerın… marifetlerni öğrenmek için bir tarama yaptı. Dinliyorum.
The Hirogen have performed scans of Voyager- I'm listening.
Bir tarama yapacaktım. Ben.
I was going to run a scan.
Bu bir tarama.
It's a sweep.
Bu bir tarama Dolan.
It's a search, dolan.
Ne tür bir tarama?
What kind of scan?
GANTZ, hepimize bir tarama yapmış olmalı, bu yüzden her şeyi biliyor.
GANTZ must have done a scan about all of us, so it knows everything.
Worf, bir tarama sondası hazırla.
Worf, prepare a scanner probe.
Onunla bir tarama yapacağız bu gece.
We're doing a scan tonight.
Bir tarama yapıyorlar.
They are doing a sweep.
Bir tarama yapmalıyız.
We should do a sweep.
Biz zaten bir tarama yaptık ve.
We have already done a scan and.
Lütfen 0 dan büyük bir tarama çözünürlüğü seçin.
Please specify a scan resolution larger than 0.
Samanlıktaki bu iğneyi bulmak için istekli ve sistematik bir tarama gerekir.
To find the needle in this haystack requires a dedicated and systematic search.
Results: 111, Time: 0.0314

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English