BIR YABAN DOMUZU in English translation

wild boar
yaban domuzu
yaban domuzunu
vahşi bir domuz
yabandomuzu
yabani domuzdur
vahşi domuzum
bir yaban domuzuna
yabani domuzları
warthog
domuz
yabandomuzu
domuzcuk
wild hog
yaban domuzu
çılgın motorcu
vahşi bir domuz

Examples of using Bir yaban domuzu in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bir yaban domuzu seni yemeye çalıştı, ben de seni ağaca astım.
A boar tried to eat you. So I hung you up there.
O neydi? Bir yaban domuzu!
A boar? What's that?
Bu bir yaban domuzu.
That's a wild boar.
Nane sosuyla servis edilen haşlanmış bir yaban domuzu.
Boiled boar with mint sauce.
Nane sosuyla servis edilen haşlanmış bir yaban domuzu.
It's a British delicacy: boiled boar with mint sauce.
Burada, şehrin ortasında bir yaban domuzu!
A boar here in the middle of the city!
Bunun doğru olmadığını çok iyi biliyorsun.- Bir yaban domuzu mu?
A boar? You know very well it's not true?
Bunun doğru olmadığını çok iyi biliyorsun.- Bir yaban domuzu mu?
You know very well it 's not true.-A boar?
vahşi bir yaban domuzu yüzünden.
because of an angry wild boar.
Hayır. Bu bir yaban domuzu.
No, no, that's a wild pig.
Karen, dün gece bir yaban domuzu öldürdün.
Karen, you killed a boar last night.
Sam-mae-ri de bir, haftalık tarım alanında… bir yaban domuzu tarafından, bir adama çok kötü bir saldırı meydana geldi. Ülkenin her tarafında.
On a weekend farming area in Sam-mae-ri, a terrible incident took place when a wild boar attacked a man.
Öğretmenlik, bir adamla çıkman. Julia Robertsı bir yaban domuzu gibi takip etmen… nasıl yapıyorsun bunu?
The teaching, the dating, chasing Julia Roberts like a wild boar-- how do you do it?
onu vahşi bölgeye izlerken… bir başka yaban domuzu daha avladı.
when we would followed her into the bush, she caught site of another warthog.
Ve kızartılır. Bir yaban domuzu avlanır, bambudan bir kazığa geçirilir.
And roast it. You just hunt the wild boar, and put it in a bamboo stick.
Ve kızartılır. Bir yaban domuzu avlanır, bambudan bir kazığa geçirilir.
You just hunt the wild boar, and put it in a bamboo stick and roast it.
Sen, Finn, yüzyıllar boyunca bir yaban domuzu olarak kaldın senin asıl hatan işte burada.
You, Finn, have remained a boar for centuries, but here is where your true fault lies.
Tavuklarımı, kavunlarımı… ve bisiklet pompamı yiyen bir yaban domuzu var.
There's a boar who's been eating my chickens and my melons and my bicycle pump.
Tavuklarımı, kavunlarımı… ve bisiklet pompamı yiyen bir yaban domuzu var.
And my bicycle pump. There's a boar who's been eating my chickens and my melons.
Bu bir yaban domuzu.
That"s a wild pig.
Results: 145, Time: 0.028

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English