BISIKLET in English translation

• bike
• bicycle
• biking
• bikes
• bicycles
• bicycling

Examples of using Bisiklet in Turkish and their translations into English

Tekrardan bisiklet sürebilirim!
I can ride a bike again!

Bisiklet süren çocuk değildi.
It's not a kid on a bike.

Gerçekten yeniden bisiklet sürmek istemiyor musun?
So you really don't want to get back on the bike?

Bisiklet korkuna ne oldu?
What happened to your fear of bikes?

Bisiklet, böbrek değil.
It's a bike, not a kidney.

Ben bisiklet sürebilirim.
I can ride a bicycle.

Bisiklet önemli mi?
Is the bicycle important?

Bisiklet ne iş?
What's with the bike?

Bisiklet de iyi.
The bike's just fine.

Kolayca anlaşılıyor ki sen bisiklet üzerinde yaşayarak para kazanmıyorsun!
It's easy knowing you don't make a fuckin' living on a bike!

Bisiklet zili.
It's a bicycle bell.

Aradıkları bisiklet o.
This is the bicycle they're looking for.

Aradıkları bisiklet bu işte!
This is the bicycle they're looking for!

Sence bisiklet gövdesi mi?
You think it's a bike part?

Bu adamlarsa onu sanki bisiklet kilidiymiş gibi kolayca açıyorlar.
And these guys took it down like it's a bicycle lock.

Bisiklet nerede?
Where's my bicycle?

Ve bisiklet satın almak için satılan Dijon laundromat?
And you sold the bikes to buy the laundromat in Dijon?

Bisiklet satın almak için laundromat sattım.
I sold the laundromat to buy the bikes.

Bugün bisiklet kutsama günü.
Today's the day for the blessing of the bikes.

Çocukken bisiklet kazasından oldu.
It's a bike accident when I was a kid.