Examples of using Borular in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sizlerle borular hakkında konuşmak istiyorum. Merhaba.
Besleyici borular nerede?
Uzun metal parçalar ya da plastik borular.
Bayraklar. Muhteşem borular.
Borular tıkanmış.
Sizlerle borular hakkında konuşmak istiyorum. Merhaba.
O borular ve kablolardan ibaret.
Ötün borular, cevaplar yankılansın, Ölüyorum, ölüyorum.
Çatı 2007 yılında elden geçti.- Ayrıca, borular.
Çelik borular iş görür mü?
Borular su sızdırmaya başladığında ev sahibimi aradım… O da sizi tavsiye etti.
Sizlerle borular hakkında konuşmak istiyorum. Merhaba.
Hava basınçlı borular zamanında Manhattan adasının her yerine posta ve para taşıyordu.
Yer döşemeleri gıcırdar, ve borular ses.
Bakır borular, Claudia marka dolaplar.
Burası eski borular ve hurdalarla dolu.
Tüm borular gitmesi gereken yere gidiyordu.
Tamam, tüm borular birleştirildi.
O borular çakrayla kuklaları besliyor.
Abed, burada sadece karton borular ve bir huni var.