Examples of using Bryan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu Bryan!
It's Bryan!Bryan da kim?
Who's Bryan?Bryan arkadaşlar.
It's Bryan, guys.Bryan ve Davidi mutlu edebildiğim için çok mutluyum.
I love that I get Merhaba ben Bryan, bu da David.
Hi, I'm Bryan, this is David.Bryan ve Davidin yaptıklarıyla gurur duyuyorum.
I'm proud of Bryan and David.Bryan hayatta.
Bryan yaşıyor.
Bryan's alive.Adı Bryan, kendisi ruhani danışmanım
His name is Bryan, and he's my spiritual counsellor,Bryan dayının otomobili.
Burası Bryan ve Davidin evi.
This is Bryan and David's home.Evet, ben Bryan Yeni Zelanda başbakanıyım ve.
Well, I'm Bryan the Prime Minister of New Zealand and.Bryan, yarın geliyor.
Bryan's coming home tomorrow.Bryan ve beni bu şekilde öğrenmek zorunda kaldığın için üzgünüm.
I'm sorry you had to find out about Bryan and me the way you did.Bryan geri dönene kadar Owens ve Zayn maçı domine etti.
Owens and Zayn dominated the match until Bryan recovered.Söyler misin, hiç Bryan, Jake Slagel filmi gördünüz mü?
Tell me, have you seen any of Bryan's Jake Slagle films?Ben Bryan… ve sen de Rufussun.
I'm Bryan, and you are Rufus.Bryan burada mıydı?
Was bryan here?Bryan Sokağına.
Bryan geldi.
Here's Bryan now.
