BRYAN in Turkish translation

['braiən]
['braiən]
bryan
brian
bry
brian
bri
bryan
bryanın
brian
bry
bryanı
brian
bry
bryana
brian
bry
brianı
bri
bryan

Examples of using Bryan in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Christ, Bryan, you're half robot!
Yarım robotsun! Tanrım, Brian!
Christ, Bryan, you're half robot!
Tanrım, Brian!
Well, Bryan, seems that the Stone Age came flying.
Görünüşe göre Taş Devri takımı hava yoluyla geliyor. Evet Brian.
Yes, Henry?- Bryan, it's me again.
Evet Henry?- Brian, yine ben.
You're a good guy, Bryan.
Sen iyi bir adamsın Brian.
Sergeant Dotzler, suspect's name is Bryan Mills.
Komiser Dotzler, şüphelinin adı Brian Mills.
I was talking about Bryan.
Ben Bryandan bahsediyordum.
When I first met Bryan, I had not fully realized my potential.
Bryanla ilk tanıştığımda potansiyelimin tam olarak farkında değildim.
I can't ask Bryan for a third list.
Bryandan üçüncü bir liste isteyemem.
Everyone… Meet Bryan.
Millet Brianla tanışın.
I didn't think I believed in marriage until I met Bryan.
Bryanla tanışana kadar evliliğe inancım yok sanıyordum.
We can find ourselves having dinner with William Jennings Bryan.
Kendimizi William Jennings Bryanla akşam yemeği yerken bulabiliriz.
Have you spoken to Bryan yet?
Bryanla henüz konuşmadın mı?
Leave Bryan.
Bryandan ayrıl.
Bryan was there.
Bryanda oradaydı.
She's definitely leaving Bryan.
Bryandan kesinlikle ayrılıyor.
With William Jennings Bryan. We can find ourselves having dinner.
Kendimizi William Jennings Bryanla akşam yemeği yerken bulabiliriz.
Bryan, is it?
Bryandı, değil mi?
Joe Bryan does a good job on him,
Joe Bryandan güzel savunma,
I thought it would be fun sex.- But, like Bryan said.
Ama Brianın dediği gibi eğlenceli seks olur diye düşünmüştüm.
Results: 1956, Time: 0.0475

Top dictionary queries

English - Turkish