Examples of using Carlla in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Carlla konuşmaya hazır değil.
Carlla bensiz çalışmaya devam etmelisin.
Carlla toplantımız var, sonra da yatırımcıyla görüşeceğiz.
Carlla konuştum.
Carlla geçirdiğimiz zaman 79un sonunda bitti.
Carlla konuştum, Hal!
Lancei Carlla değiştirdin. Ama Carlın elinde son bir koz vardı.
Aslında, Joseph o sıra beni Carlla tanıştırmıştı.
Evet, bana bir sebeple tapan Carlla birlikte.
Ama aynı zaman da Carlla olmak da istiyorum.
O zaman başlamış olabilir. Carlla çalışmaya 1999da başlamış.
O zaman başlamış olabilir. Carlla çalışmaya 1999da başlamış.
Bak, duyduğuma göre Carlla ev arıyormuşsunuz ve senin adına gerçekten çok sevindiğimi söylemek istiyorum.
Hayır, ilk kocası Carlla evlendikten sonra Güney Dakotada yaşamışlar
Sana şunu söyleyeyim, asıl zor olan şey bütün gün Carlla arabada sıkışıp kalmak.
Vatandaşlık görevlerimi yapıp ardından… en iyi arkadaşım Carlla birlikte bira da içebilirim.
Ana fikir, Tony salondaki oyunun seviyesini anladığında… Carlla oynama şansına atlayacaktı.
Ana fikir, Tony salondaki oyunun seviyesini anladığında… Carlla oynama şansına atlayacaktı.
Dudak parlatıcısı sürüp Carlla sıradan bir yemeğe çıktığım için kızıp bütün fotoğraflarımı mahvettiğine inanamıyorum.
Annen inanır dersin? Carlla ders çalışma saçmalığının ne kadarlık kısmına Oradan yürüyorum?