DÂHIYANE in English translation

brilliant
harika
zeki
parlak
muhteşem
mükemmel
müthiş
dahice
akıllı
dahiyane
harikulade
genius
deha
bir dahi
dâhi
zeki
dâhice
dâhiyane
zeka
ingenious
zeki
becerikli
usta
dahice
dahiyane
yaratıcı
maharetli
mahirane

Examples of using Dâhiyane in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Sen ve babamın beni kötü işlerden uzak tutmak için dâhiyane planınız.
To save me from the dark side. You and Dad's brilliant plan.
Bu maske taslakları dâhiyane.
Genius. These mask sketches.
Teşekkürler, William. Dâhiyane!
Brilliant. Thank you, William!
Her şey benim dâhiyane planımın parçası.
It's all part of my genius plan.
Dâhiyane anları vardı.
They had moments of brilliance.
Dâhiyane yöntemi pek çok hayatı
His clever strategy just saved countless lives
Bu planda dâhiyane bir şey var.
There's a sort of genius about that plan.
Kitabın dâhiyane Brian.
Your book is genius, Brian.
Bu şey dâhiyane bir parça.
This thing is a piece of genius.
Dâhiyane bir plan yaptık.
Our plan is genius.
Dâhiyane.- Affedersin.
Sorry.- That's brilliant.
Dâhiyane.- Affedersin.
Senin dâhiyane fikrin ne?
What's your bright idea?
Dâhiyane bir fikir.
Crackerjack idea.
Planın dâhiyane, Tomas. -Karımdan.
Your plan is brilliant, Tomas.
Bu dâhiyane. Aslında sizin gezegeninizi böyle bulduk.
This is actually how we found your planet. That's brilliant.
Bu dâhiyane. Aslında sizin gezegeninizi böyle bulduk.
That's brilliant. This is actually how we found your planet.
Dâhiyane mi bilemem ama… belki işe.
It just might… I don't know about brilliant, but.
Dâhiyane bir plandı.
The plan was brilliant.
Dâhiyane.- Yabancıları bir araya getirmek.
It's brilliant.- Bringing strangers together.
Results: 106, Time: 0.0323

Top dictionary queries

Turkish - English