Examples of using Dehayı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Homerosin ve Shakespearein dehalarını hala sorguluyor muyuz?
Dehanız el değmemiş bir halde duruyor.
Tatlı bilimsel dehana ihtiyacım var, don.
Bir bakıma, bu Arthurtun dehasını ve Rolandın garip matematik yeteneğini açıklıyor.
Annie, benim siber deham, elinde ne var?
Dehan halen devam ediyor.
Senin dehana ihtiyacımız var.
Fakat şifre kırıcılığı, Turingin dehasının sadece tek bir yönünü oluşturuyordu.
Hemen dehamı çalarlardı. Kendinin diye iddia ederlerdi.
Benim deham mağlup edilemez!
Dehamı kıskandı ve hakkım olanı benden esirgemeyi denedi.
Dehalar burada serpilip gelistiler.
Muhasebe dehasısın Cyril!
Ve dehamı sömürdü.
Senin dehan içimizde!
O duygusal açıdan bastırılmış dehaya bakıcılığı yapacak vaktim yok.
Dehanız onları etkileyebilir.
Benim dehamı falan övmen gerekiyor.
Gerçek dehalar, yaşarken nadiren ödüllendirilirler.
Ben bir iş dehasıyım,… ve daima kendi ayaklarım üzerinde duracağım.